Bir insanın en saf, en temiz ve en masum olduğu dönemi şüphesiz bebekliğidir. Bebeklik dönemi, anne babalar için de büyütülen bebek için de eşsiz bir dönemdir. Bu eşsiz dönemde edinilecek deneyimler bir ömür boyu asla unutulmayacaktır. Biz de bu yazımızda en güzel bebek resimleri eşliğinde insanın bebeklik dönemine ilişkin ilginç bilgiler vermek istiyoruz.
Bir bebeğin gözü, doğduğunda yetişkin halindeki gözünün %75’i büyüklüğündedir. Ancak bebeklerin gözleri yetişkinliklerindeki gözlerinin %75 ebadında olmasına rağmen bebeklerin bir duyu organları, henüz ana rahmindeyken yetişkin dönemindeki haliyle gelişmektedir ki bu duyu organı iç kulaktır.
Yeni doğan bebekler, gözleri açık bir şekilde uykuya dalabilirler. Bebeklerin gözleri açık bir şekilde uyuyabildiklerini bilmeyen ebeveynleri bu tip bir manzara ile karşılaştıklarında korkabilirler. Ancak böyle bir durumda korkmaya çok da gerek yoktur.
Ayrıca yeni doğmuş bebekler, bilindiği üzere sağlıklı bir şekilde gelişim gösterebilmek için gün içerisinde çok fazla uyumak durumundadırlar. Yeni doğan bir bebeğin gün içerisinde uyuması gereken süre yaklaşık 16-17 saattir. Aslında en güzel bebek resimleri de bebeklerin uyurken verdikleri birbirinden şeker pozlardır.
Bebekler, ilk doğdukları andan itibaren geçen ilk 4 ayda tuzun tadını ayırt edemezler. Bu dönemde bebeğe tuzlu bir gıda verilmesi halinde bebek bunu tatsız algılayacaktır. Tatlıyı ekşiyi ve diğer tatları algılamasına rağmen bebeklerin tuzu algılayamamasının sebebi tuzun 1 yaşına kadar vücutlarına zarar vermesiyle ilgili olabilir. Zira bebek 4 ayın sonunda tuzun tadını ayırt etmesine rağmen 1 yaşını doldurana kadar da yine aynı şekilde tuzlu bir gıda yememelidir. Çünkü bebeklerin 1 yaşına kadar böbrekleri sağlıklı bir şekilde gelişmediğinden tuz emilimini düzgün yapamayacaktır.
Yine de tat ayırt eden bebeklerin özellikle ekşi bir limon yedikleri halleri yine en güzel bebek resimleri arasındadır.
Hem bebek hem de annenin sağlığı için bir annenin hamile kalması için en ideal yaş 22’dir. Bu yaşta hamile kalarak doğum yapan kadın, bu süreci en sağlıklı şekilde atlatmaktadır.
Yeni doğan bebeklerin ana dillerini henüz anne karnındayken öğrenmeye başladıkları sonucuna varılmıştır. Yeni doğan bir bebeğin yetişkinlerle tek iletişim kurma şeklinin ağlamak olduğunu hepimiz biliriz. İşte bebeklerin ağlama şekillerine bakıldığında ana dillerinin tonlarında ağladıkları görülmüştür. Buradan da yeni doğan bir bebeğin ana dilini anne karnında öğrendiği anlaşılmaktadır.
Bir bebeğin annesi ile arasındaki özel bağ herkes tarafından bilinir. Ancak bebekler ile ilgili bilinmesi gereken bir diğer durum da yeni doğan bebeklerin erkek seslerine nazaran kadın seslerine daha duyarlı olduklarıdır. Yeni doğan bebekler, kendileriyle annelerine alternatif olarak kadınların ilgilenmelerini istemektedirler.